Saf veya karşılık beklemeden sevme üzerine kısa bir deneme
Seni sevmek bana ait bir beceri değil. Seni kim sevmez ki?
Bu yüzden dillendiresim gelmiyor çünkü bu sana bir lütuf gibi sunulamaz. Kimler seni sevmez ki?
Belki de söylemekten çekiniyorumdur; sevgiyi borç gibi verenlerle karıştırırsın beni diye. Öte yandan düşünüyorum: Kim senin tarafından sevilmek istemez ki?
Ya da çekiniyorumdur “ben de seni seviyorum” demenden; borçlu hissetmekten…Seni hak ettiğin gibi sevebilir miyim ki?
“Seni seviyorum” diyenler aslında “senin de beni sevmeni istiyorum” demek istemez mi? Oysa sevilmeye layık olan sensin. Peki ben öyle miyim?
Sevgi böyle bir şey miydi?
Her zaman bir karşılığı olmalı mıydı?
Ya da karşılığı olsa fena mı olurdu?
Olmasa da olur muydu?
Sevgiyi verirken alacaklı, alırken borçu hissediyorsak saflığı bozulmuş bir sevgiden bahsetmiş olmaz mıyız? Sevgi bir kredi midir?
Sanırım bu yüzden seni en saf duygularımla ve senin haberin olmadan da sevebileceğimi düşünüyorum; faili meçhul…
Karşılıksız Sevgi Nedir?
Karşılıksız sevgi, platonik aşkı çağrıştırsa da esasen içerisinde cinsel dürtülerin daha az olduğu veya hiç olmadığı durumları da kapsayan bir ifadedir. Öte yandan, beklentisiz sevgiyi de kapsar. Yani karşılıksız sevmek, sevginin en çıkarsız halidir diyebiliriz. Elbette karşılıklı olması, en ideal durum olur 🙂
Sevgiler.
Sevgi nedir cidden? Her insan sevgiyi çok farklı yorumlayabiliyor. Kimisi için sevgi özlemek demek, ona dokunabilme arzusu demek. Ee ben bunları hissetmiyorsam. Hiç mi sevmedim…
Sanırım ben sevgiye herkesin baktığı açıdan bakmıyorum. Birini sevmek onu özgürleştirmeli, kısıtlamamalı. Eğer sevdiğini özgür bırakmak senden alıyorsa kendinden vazgeçmiş gibi hissediyorsan o zaman sevdiğinden vazgeçmen gerekiyor. Hiç bir sevgi insanı kendinden vazgeçirmemeli…
“Hiç bir sevgi insanı kendinden vazgeçirmemeli…”
Evet, sevginin yaratacağı bir sonuca benzemiyor bu. Ya da karşılıklı sevginin yaratacağı bir sonuç değil.
Demek ki; kendime has sevme biçimim var. Anlaşılabilmesi mümkün değil.
Karşılıklı olup olmadığı gerçeğini hiç bir zaman bilemeyeceğiz. İnsanları kurdukları cümleler kadar anlayabiliriz. Hissetmek mi? Çok zor 🙂